MHP, 31 Mart yerel seçimlerine ilişkin seçim beyannamesini açıkladı
MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, partisinin 31 Mart yerel seçimlerine ilişkin 3 ana tema ve 9 ilkeden oluşan seçim beyannamesini açıkladı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Durmaz, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Durmaz, Türkiye’nin üreteceği sonuçlar nedeniyle 31 Mart 2024’te çok önemli bir seçime imza atacağını belirterek, “İçinde bulunduğumuz siyasi atmosfer, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin kurumsallaşma ve uyum süreci, devam eden iç ve dış ilişkiler Ülkemizin bekası için dış sorunlar, özellikle ekonomik ve güvenlik sorunları.” “Tehditler, önceki genel seçimler kadar yaklaşan yerel seçimlerin de önemini artırıyor” dedi.
‘MİLLETİMİZ İRADESİNİ YERİNE GETİRECEK’
Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinde milletin takdire şayan öngörüsüyle Cumhur İttifakı ile geleceğe kararlı ve güçlü adımlar atıldığını belirten Durmaz, “Hiç şüphe yok ki 2024 yılı, 2’nci yüzyılın ilk yılı. Cumhuriyet, milletimiz 14 Mayıs ve 28 Mayıs’ta gösterdiği iradeyi tekrarlayacaktır. Türk yüzyılına giden tarihi yolu altın harflerle yazacaktır. MHP, bu inançla 31 Mart 2024’te yapılacak yerel yönetim seçimlerine hazırlanıyor. Türk ve ‘Türkiye Yüzyılı’nda belediyelerimizin emin ellerde olmasını sağlamak tarihimize ve milletimize karşı en önemli sorumluluğumuzdur. Bu anlamda partimiz, “Tüm dönem boyunca sağlanan siyasi istikrarda yerel yönetimlerin de katılımını görmektedir. ‘Türkiye Yüzyılı’ hedeflerine hızlı ve güvenli bir şekilde ulaşmada itici güç olmayı hedefliyoruz. Merkezden yerele birleşen Türkiye’nin gelecek yüzyıla damgasını vuracağına hiç şüphe yok” dedi.
‘BELEDİYELER DÜŞMANLIK VE DÜŞMANLIK ŞARTINA DÜŞÜYOR’
Seçim beyannamelerinin 3 ana teması olduğunu belirten Durmaz, bunlardan ilkinin ‘Yeni Tehditler ve Türkiye’nin bekası’ olduğuna dikkat çekerek, şöyle konuştu:
“Uluslararası çıkar gruplarının öncülük ettiği, yerel işbirlikçilerin kendi çıkarları doğrultusunda oynadığı, etki alanlarını genişletmeye yönelik planların devreye sokulduğu, milletimizin arasına nifak sokmaya çalışılan süreçlerin bir kısmı yaşandı, ve bir kısmı milletimizin öngörüsü ile engellendi.Fakat her seçim öncesi yeni stratejiler ve taktiklerle ortaya çıkan bu grubun boş durmadığı, genelge öncesi benzer formüllerle huzursuzluk ve nifak tohumları ekmeye çalıştığı da gözden kaçmıyor. Bu nedenlerle MHP, milletimizin birlik ve bütünlüğüne yönelik her türlü sınırsız girişimin karşısında kararlılıkla durmaya, ülkemize ve ülkemize genelden yerele güçlü bir duruş sergilemeye devam etmektedir. Milletimize hâkim olmaya çalışanlara, milli olmayan emelleri olanlara en büyük cevabın bu olacağı bilinciyle hareket etmeye devam edeceğiz. Partimiz tarafından defalarca dile getirilen ve kamuoyunun da farkında olduğu önemli bir konu da belediyelerin Muhalefet partileri sorumluluğunda tarihlerinin en kötü dönemlerini yaşıyor. Söz konusu belediyeler iş ve hizmet üretmiyor, kibir ve düşmanlığın pençesinde mücadele ediyor. “Yaklaşan seçimlerde bu durumun değişmesi neredeyse bir zorunluluk.”
‘AYRIMCILIK KABUL EDİLEMEZ’
Durmaz, ikinci ana temalarının ‘Üretken Belediyecilik Vizyonu’ olduğuna dikkat çekerek, “MHP’nin belediyecilik vizyonunun temeli, milletimizin yerel ihtiyaçlarını en etkin ve verimli şekilde karşılamak, ülkemizin her karışını kalkındırmak ve kalkınmaktır. Tüm vatandaşlarımızın kamu hizmetlerine eşit ve adil erişimini sağlamak.” Bu bakımdan hiçbir vatandaşımıza ayrıcalık tanınması veya ayrımcılık yapılması kabul edilemez. MHP’nin yarım asırlık belediye hizmetleri tecrübesiyle kamuoyunun takdir ettiği başarılı çalışmaları devam edecek ve önümüzdeki dönemde mevcut belediyelerimizdeki huzur ve refah daha da artacaktır. Mevcut belediyelere yenilerini ekleyerek vatandaşlarımızı üreten belediyecilik anlayışıyla buluşturmak temel amacımızdır. Başta dijital teknoloji ve yapay zeka olmak üzere dünya genelinde yaşanan değişim ve dönüşüm süreçlerini yerel yönetim hizmetlerinde kullanmanın değerinin bilincinde olan ekiplerimizle yeterli uygulama örneklerinin dönüştürülmesini ve hayata geçirilmesini sağlayacağız. “Üretici belediyecilik anlayışımız, yerel ihtiyaçların doğru tespit edilmesi ve kamu kaynaklarının buna göre yönlendirilmesi temeline dayanmaktadır” dedi.
‘DAYANIKLI ŞEHİRLER HAYATTA KALMA DÜZEYİ İÇİN ÖNEMLİ’
Üçüncü ana temalarının ‘Afet ve Krizlere Hazır Çevre Dostu Güçlü Şehirler’ olduğunu belirten Durmaz, “Bildiğiniz gibi aziz vatanımız, geçen yıl 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli depremle tarihin en büyük felaketlerinden biriyle karşı karşıya kaldı. Tarihi kentlerimiz büyük yara alırken, bazı kentlerimiz de eşsiz anılarını ve anılarını büyük ölçüde kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya.MHP’ye göre güçlü ve dirençli kentlerin inşası, özellikle Türkiye’nin en büyük şehri olan İstanbul’umuzun hazırlanması. Dünyayı olası depremler için hayatta kalma düzeyinde önem taşıyor. Bu önemin bilinciyle hareket ederek Türk vatanını depremden koruyacağız. “Hazır hale getirmek için ne gerekiyorsa yapacağız” dedi.
Durmaz, seçim beyannamelerinde açıkladığı 3 ana temaya ek olarak; ‘Üretken Belediyecilik ve Yerel Ekonomi’, ‘Üretken Belediyecilik ve Dayanıklı Şehirler’, ‘Üretken Belediyecilik ve Kadın, Aile, Çocuk’, ‘Üretken Belediyecilik ve Emekliler, Yaşlılar’, ‘Üretken Belediyecilik ve Altyapı, Ulaşım, Çevre, Enerji’ konularını anlattı ‘Üretken Belediyecilik ve Akıllı Dijital Şehirler’, ‘Üretken Belediyecilik ve Güvenli, Yaşanabilir Şehirler’, ‘Üretken Belediyecilik ve Sosyal Destekler’, ‘Üretken Belediyecilik ve Katılım’ olmak üzere 9 unsurun bulunduğunu ortaya koydu.